Bugünden..

Aklı başında bir adamın sözünü etmekten en çok zevk alacağı konu nedir ,bilir misiniz?Yanıt:Yine kendisi..Öyleyse kendimden söz edeyim biraz..Dostoyevski/Yeraltından Notlar

31 Mayıs 2009 Pazar

VALKYRIE filmi üzerine*


Bu filmi estetik kaygısı olmadan senaryo üzerinden yorumlayacağım,sadece. Umarım izlemişssinizdir bu filmi.
Malum Hitler'e 30-40 tane suikast planlanmış ,bunların kimisi gerçekleşmiş kimisi akim kalmış.Bunlardan en etkilisini de kendi ordusunda albay olan Stauffenberg gerçekleştirmiş,film de bu konu üzerinde cereyan eden gerçek hayattan alıntı bir film.Stauffenberg başarılı bir askerdir,cephede kahramanca mücadele etmektedir.Katıldığı son çarpışmada bir gözünü ve elini kaybetmiştir.Hitler'den tebrik almıştır.Fakat Stauffenberg(Tom Cruise canlandırıyor) savaşın gidişatı hakkında çok farklı düşünmeye başlamıştır,Hitler'in yanlış yaptığını,bütün insanlığa karşı bir suç işlediğine kanaat getirmiş,Hitler'i devirmek için planlar yapmaya başlamıştır.Bunun kendisinden büyük ve küçük rütbelilerin yanında sivillerden de bir kaç isimle bir ekip kurmuş darbe için kafa yormaya başlamışlardır.Suikastın nasıl olacağı ,orduyu nasıl ele geçirileceği,kimin başbakan olacağı kararlaştırılmaya çalışılmıştır.Suikast gerçekleşmiştir fakat Hitler büyük bir şans eseri kurtulmuş ,Stauffenberg ve arkadaşları kurşuna dizilmişlerdir.
Bu filmden çıkardığım sonuçlar:
1) Stauffenberg'e baştan sona helal olsun. Ölümü göze alarak böyle bir işe giriştiği için. Cesareti,onuru için.
2) Stauffenberg'in çıkış noktası "bu adam (Hitler) bir insanlık suçu işliyor ve bize (Almanlara) yakışmıyor"du. Oysa bu ,çokları için ölüm için sebep sayılmaz bizim ülkemizde (Türkiye'de).Değil ölüm sebebi ;meslekten istifa nedeni,sokağa çıkma nedeni ,bir şikayet maili yazma nedeni bile sayılmaz.
3) Gelelim Stauffenberg'n karısına. Adamımız eşini ve dört çocuğunu güvenli bir yere gönderirken hanımıyla helalleşiyor ve diyor ki"Nina,bu işin sonunda dönmemek de var". "Biliyorum" diyor sadece.Bu ne sadakat ,bu ne metanet.Helal olsun O eş'e..Analar ne yiğitler doğuruyor.Bizim ülkemize dönersek .... dönmeyelim isterseniz,dönmeyelim..Subay eşi deyince aklıma torpille merkezi bir okulda çok az derse giren öğretmen ya da kuaför kuaför gezen ev hanımları aklıma geliyor.Tabii bunu subay eşleriyle sınırlı tutmaz tüm topluma yayar isek ortaya çok korkunç tablolar çıkar.
4) Film bitince dedim bir Alman konsolusluğuna gidip iltica mı etsem? Bu ne yüksek seciyeli millet.Demek ki biz millet olarak bazı olguları yanlış biliyoruz. Bu adamlar gavurdur deyip küçümsedik oysa tahkir edilmesi gereken bir şey varsa o da bizim perişan halimizdir.Azizim bu milletin ayarı kaçmış.Onur,şeref ,haysiyet,erdem..bu gibi kavramar unutulmuş..Eziklik,sünepelik,yalakalık revaç olmuş.Değerler alt üst olmuş,ruhlar derbeder..Ortalıkta skandallar bitmek bilmiyor,göz göre göre ülkeyi soyuyorlar,dinle diyanetle dalga geçiyorlar,darbe planlıyorlar,topraktan mühimmat fışkırıyor,masum insanları öldürüyorlar,kimse de çıkıp bir şey demiyor.Çıkanı da ürkütüyorlar,kaçırtıyorlar,meslekten men ediyorlar.Bir Stauffenberg çıkmıyor bu topraklarda.
5) Avrupalılar müslüman olmadan bu yüksek karakterlere sahip olurken biz tüm Doğu toplumları müslümanken ne eziklikler yaşıyoruz.Peygamber kalksa gelse O'na bile kusur bulur bu millet.Biz tüm asya milletleri şuna inandım ki ;biz hakkaten ikinci sınıf milletiz.:"yağmacı,köşe dönmeci,kurnaz,ilkesiz... ve din de olmasaymış Yecüc Mecüc gibi dünyayı talan ediyorduk. Yazık ki bu hallere düştük.Sahiden ; BÜTÜN BUNLAR BİZE NEDEN OLDU?"


*: Bu yazı www.ustumevazife.blogspot.com dan alınmıştır.