Bugünden..

Aklı başında bir adamın sözünü etmekten en çok zevk alacağı konu nedir ,bilir misiniz?Yanıt:Yine kendisi..Öyleyse kendimden söz edeyim biraz..Dostoyevski/Yeraltından Notlar

17 Nisan 2011 Pazar

Atalet

Tembellik yani. Tembel olduğum aşikar.Başladığım bir kitabı bile bitiremiyorum.Bazen başladığım bir işi bitiremediğim de oluyor.Başladığım bir filmi bitirebiliyorum sadece.Yalnızca filmler mi beni heyecanlandırıyor ,bilmem ki.. Yada sürdürmek.Yeni tanıştığın ve hoşlandığın birisiyle arkadaşlığını sürdüremiyorum çoğu zaman.Dostlukları da zor bela devam ettiriyorum sanki. Bitiremiyorum,sürdüremiyorum filmler dışında.. Bir işe girişmek ,onu sürdürmek ve nihai hedefte bitirmek.Ne kadar uçuk geliyor bana.Pes etme eğilimi,vazeçme temayülü normalin çok üstünde.Bu değerlerle bu bünye ne kadar sürer?Ne kadar devam eder? Sürdürebilir olması için bir projenin bana heyecan vermesi lazım. O yüzden aşık olmadan kız arkadaşım olmaz.Gizem olmadan,beynimde fırtınalar koparmayan bir kitap okunmaz.Sadece para kazanmak için bir işe girişilmez.Yüce hedefleri olmalı.Maddi yanıma değil duygularıma ,hislerime hitap etmeli. Hep böyle miydim yoksa depresyon mu geçiriyorum.Hatırladığım kadarıyla ben hep böyleydim bir kaç istisnalar dışında.Belki de hayatım hep nevrotik bir krizde geçiyordur ve bunu ilk kez otuzlu yaşımda keşfediyorumdur.Yani ben şimdi çok mu şey kaybettim,fırsat mı teptim?.Bilmem. Bu sözleri ederken kime kızıyorum acaba?Kendime mi?Çevresel şartlara mı?Kadere mi?Kadere kızmak istemem.Bunları bana yazdıran saik nedir? bir pazar günü yalnızlığı mı? Çözüyordum oysa.Yalnızken nasıl mutlu olabilir sorusunu çözüyordum.Az kaldı. İnsan hakikaten bir muamma .En başa dönersek.Tarihin başlarına .Sokrates in dediği gibi "kendini tanı" ya. O zaman ben kendimi keşfediyorum.ve bu yalnızken oluyor.kendimi tanırken hayat denen mucizevi olayı da deşiyorum.Onu da keşfediyorum.

4 yorum:

  1. "ben şimdi ne yapsam, ben işte ne yapsam kaç kere yalnız kaç kere yalnız,ama kaç kere yalnız,gene kaç kere insan olmalarımla..."
    bence o soruyu sen bile çözemezsin..ama keşif noktasında haklısın gerçekten yalnızken oluyor,bence hayatı anlamamak için ölümü yaşamak gerekiyor ama belli ki sen pek yakından görmedin..kader ince çizgi hele yalnızken tam bir kırmızı hat..

    YanıtlaSil
  2. "Karısını kendisine üstün buluyor,ezilmemek için ,elinden geldiği kadar ondan uzak yaşıyordu.Yalnız ve kendi başına yaşamayı tercih ederdi.Tek başına ne kadar da kuvvetliydi"
    Tanpınar

    YanıtlaSil
  3. peki ama neden evlenmiş o zaman?Kürk mantolu maddona daki raif efendi gibi ümitsizlikten mi?

    YanıtlaSil
  4. 'Bütün mahçuplar gibi Behçet Beyin bu dünyadan tek ümidi aşktı...Her anı başka bir lezzet yapan bir aşk;bilmediği bir yerde HİÇ tanımadığı ,fakat saçının renginden gözlerinin parıltısına ve sesinin en basit intihasına kadar bütün zenginliklerine aşina olduğu cana yakın ve güzel bir kadın..' dı oysa..

    YanıtlaSil