Dostoyevski nin "Yeraltından Notlar" adlı kitabından beğendiklerim:
Hele kavgadan sonra barışmak-özür dilemek ya da bağışlamak ne büyük zevktir! Sanki yeni tanışmış yeni evlenmişler ,birbirlerini yeniden sevmeye başlamışlar gibi,ikisi de büyük mutluluk duyarlar.
Yoksulluğumdan utandığımı sanma..Tersine yoksulluğumla övünürüm.Yoksulum ama soyluyum da..İnsan hem yoksul hem de soylu olabilir.
Bana "çay içmek mi istersin yoksa dünyanın batmasını mı?" sorsalar hemen çay içmek diye bağırırım.Bunu biliyormuydun?
En beğenmediğim adamdan bile azar işitiyorum.İşte ben böyle bir adamım.
Beni dinlediğin için senden iğreneceğim hiç aklına gelmiyor mu?
İnsan yaşadığı sürece ancak bir kez bütün içindekileri döker,o da iyice bunalıma düştükten sonra.
Kolay edilmiş bir mutluluk mu,yoksa yücelten acı mı daha iyi? Evet hangisi daha iyi?
Köşemde manen çürümüş ,çevreden ,canlı yaşamdan kopmuş,yeraltımda kendi yarattığım kine boğulmuş olarak ,yaşama nasış yan çizdiğimi uzun uzadıya anlatmanın hoşa gidecek nesi var?
Biliyorum,şakalarım oldukça bayat,kaba,çetrefilli;kendime güvensizliğimi gösterir.Kendime saygı göstermediğim içindir herhalde.Herşeyi anlayan adam kendine nasıl saygı duyar?
Orada korkaklığımdan değil,sınırsız gururumdan dolayı çekingen davranmıştım.
Biz ölü doğmuş kişileriz,zaten çoktandır canlı olmayan babalarımızn soyunddn ürüyoruz ve bu durumu daha çok beğeniyor,bundan zevk almaya başlıyoruz.
hayat bir kısır döngümüdür sizce zevklerin sonu yok dipsiz kuyu gibi
YanıtlaSildenebilir..insanın aldığı referanslara göre değişir ama..
YanıtlaSildalgalandın da duruldun mu??
YanıtlaSil